Söyleşi: Hakan Sarıhan
Merhaba Mehmet Bey, sizden yeni bir yapıt haberi daha aldık sizden ve bunu biz de ArtsCollective olarak hemen sanatseverlere ve takipçilerinize duyuralım istedik.
-Mehmet Bey, nedir bu “Gece Defterleri”?
Koronavirüs kaynaklı izolasyon çoğumuz gibi benim de sosyal hayatımı, ruh halimi kökten değiştirdi. Daha çok film izler, daha çok yer içer oldum. Zoom toplantıları aracığı ile dünya ile iletişim kurarken MoMa dan sanat dersleri alıp, bir sanal sergiden diğerine koşuşturdum. Seyredilen filmler dünyaya başka penceler açarken, dinlenen müzikler, okunan kitaplar, katılınan toplantılar, hazırlanan konferanslar, verilen dersler beni başka yere taşıdı.
Sokağa çıkamadığımdan artık çok sevdiğim fotoğrafları da çekemiyordum. Yıllardır çektiğim 2 milyon fotoğrafıma bakmaya, içlerinden iyilerini seçmeye başladım. Bazılarını manipüle ettim. Bazılarını cep telefonumda ve iPad’imde boyadım. Bazılarını basıp üzerlerine akrilik, pastel boylar sürdüm. Bazılarını da kesip parçalayıp yeniden birleştirip yapıştırmaya başladım. Bit pazarlarından topladığım eski sahipsiz fotoğrafları değerlendirmeye başladım. Boş zamanların nasıl doldurulacağı konusundaki tereddütler yok olmuştu.
Sorun gecelerdeydi. Gündüz/gece ilişkisi tersine dönmüş, gündüzleri uyurken geceleri sabahlar olmuştum. İşte “Gece Defterleri” böyle bir dönemde ortaya çıktı. Clairefontaine marka 40 sayfalık sketchbook tarzı kara kaplı defterlerin sayfaları işlerimle dolmaya başladı. Sabahlanan gecelerde defterler doğdu.
-Sunumuyla da farklı bir sanat objesi oluyor sanırım.
Bunları kütüphanemin bir kenarına kaldırmak içimden gelmedi. Bunları paylaşmalıydım. Önce aklıma küratör dostum fotoğraf sanatçısı, yazar Merih Akoğul geldi. Konuyu kendisine açınca “Bir bakalım Mehmet” dedi. Ondan olur alınca ardından Kapadokya kitabımın yapımında desteklerini esirgemeyen arkadaşlarım Fethi İzan, Alparslan Baloğlu ve Mehmet Ali Türkmene de danıştım. Onlar da olumlu yaklaşınca devam etmeye, ortaya bir obje kitap çıkartmaya karar verdim.
Arkadaşlarımla sınırlı sayıda olmalı, hediye edilmemeli, kıymetini bilenlerin kütüphanelerini süslemeli diye düşündük ve kolları sıvadık. Son yıllarda içine düştüğüm sanat okyanusunda bu işlerim bana deniz feneri olsunlar istedim. Umarım dostlarıma da olur.
Sadece 300 adet basılıyor. Sınırlı edisyon olacak. Pleksi kutuda, imzalı bir art obje.
-Peki nasıl ulaşabileceğiz bu esere, anladığım kadarıyla oldukça emek verilen maliyetli bir iş, nasıl edinebileceğiz?
Dediğim gibi sınırlı sayıda olsun, hediye edilsin, kıymetini bilenlerin kütüphanelerinde yer alsın diye düşündük o nedenle satış ve dağıtımını da özel ve farklı düşündük. Eser piyasada satılmayacak, sadece Çamlıbel Vakfı üzerinden ön sipariş ile sahip olunabilecek ve elde edilecek gelirin bir kısmı da Çamlıbel Vakfı kültür projelerine aktarılacak.
Bilgiler için teşekkür ederiz Mehmet Bey, her şeyin gönlünüze göre olması dileğimizle…
Prof. Dr. Mehmet Ömür “Gece Defterleri”
Fiyatı: 1.650,-TL KDV Dahil
Edinmek için: